İlk kez gelen de; defalarca kalanda keyifli!

ŞİRİNCE…

Alternatif turizmin gözdesi.

Sokaklarda panayır var sanki. Danteller, oyalar; duvarlara asılmış. Biberler; iplere dizilmiş, kurusun diye. Çeşit çeşit hediyelikler, magnetler alıcısını bekliyor. Yerel lezzetler; tarhanalar, erişteler tezgahlarda. Ve tabi kekik! Buranın özel’i! Mis kokar sokaklar.

Zeytinyağı… Lıkır, lıkır içesi gelir insanın; berrak sarı renkte! Ama asıl içilmesi gereken; belki yudum yudum; başka! Çeşidi çok zira! Şarap… Tam yeri!

Şirince’ye düştü yolumuz. İyi ki de düştü. Yıllardır gelmiyoruz. Tabi olağanüstü büyümüş. Dükkanlar çeşitlenmiş. Turizm artmış. Nüfus çoğalmış mı bilemem? Ziyaretçilerin arttığı kesin! Sokaklar, ana baba günü! Dükkanların önü dolu. Şarap tatmak isteyenler sırada. Bazı çeşitlerde, stoklar tükenmiş, yok satmış! Ne güzel!

Ağır ağır dolaştık Şirince sokaklarını. Çekim yaptık ve mutlu mutlu ayrıldık köyden!

Şirince, ikiye ayrılır. Neredeyse ortasından geçen dere, böler yerleşim yerini. Yani iki ayrı mahalle gibi düşünmeli. Dere yatağının doğu tarafında kalanının adı ‘İstihlas’ (Kurtarılma); batı tarafındakinin ise; ‘İstiklal’!

Tıpkı mahalleler gibi, ana meydanlar da iki adet! ‘Çınarlı’ ve ‘Çeşme’ isimleri verilmiş. Bir çarşı ile bağlanan bu iki meydan arası, dükkan dükkan; baka baka gezilesi!

Öyle bir yer ki; saatlerce dolaş; sıkılmazsın. Her yer renkli!

Uzaktan bakınca köy’e; nefis kareler sunuyor, size! Dağların çevrelediği yükseltili arazi, yemyeşil. Sayısız bitki türü ve meyve çeşitleri! Toprak son derece verimli!

Tabi turizm, tarımın önüne geçmiş ekonomik olarak ama; mesela şarapçılık ve zeytinyağı üretimi de, tarımsal bir çaba olarak değerlendiriliyor; turizmin içinde! Öyle ya; o kadar ziyaretçi gelmese, kime satılacak o güzelim şaraplar ve yağlar?

Konaklama, yeme-içme adına; aile işletmeciliği ön planda! Pansiyonculuk yaygın; butik oteller de keyifli! Aile işletmeleri, kimi zaman hem konaklama da hem yeme-içmede karşımıza çıkıyor. Bazen de, hediyelik eşya satışında.  Tarımsal üretimde de, aynı aileye mensup kişiler görülebiliyor.

Benim gördüğüm, genelde Şirince halkı hayatından memnun!

Burası, Selçuk merkeze 8 km. İzmir’e ise 87 km. mesafede.

Bağlı olduğu Selçuk ilçemizde, o kadar çok gezi alanı var ki, Şirince gezinizi birlikte planlarsanız dikkatli olun. Zamanı doğru kullanmalı! Selçuk ve civarı birkaç günde bitmeyebilir! Tabi konaklamayı da o’na göre düşünmeli!

Şirince’yi yürüyerek gezeceksiniz! Arabalar, köy girişinde otoparkta bırakılıyor! Daracık paket taşlı yollarda yürünecek, kimi zaman basamaklar çıkılacak ya da inilecek!

Yüksek sezonda belki de omuz omuza yürünecek! Evet; yazın çok kalabalık! Kışın tercih edecekler ise, soğuk ile gezecek! ‘Ege’ burası; soğuk ne kadar olabilir ki? Bence yaşayın!

Bayram ve tatil günlerine denk getirmemeye çalışın, gezinizi. Doya doya dolaşmalı sokakları; olabildiğince kimsesiz!

19.Y.Y. mimarisini yansıtan evler, köyün en önemli değeri! Geçmişte, nüfusun 5 binlere yaklaştığı ve bin beş yüzden fazla evin var olduğu söyleniyor. Bugün; o eski mimariyi yansıtan evlerden, sadece 200 civarında yaşam var! Kimileri pansiyon. Doğal olarak çok mekan var, tadilat isteyen. Kimileri ise, onarılamayacak boyuta gelmiş, kaderine terk edilmiş!

Özellikle yamaçtaki evleri resimlemek, büyük keyif. Genel olarak, birbirinin doğa manzarasını ve ‘Güneşini’ kesmeyecek biçimde inşa edilmişler!

Evler, büyük çoğunlukla iki katlı. Üst kattaki iki odadan biri ‘yaz odası’ diğeri ‘kış’. ‘Kış odası’nda ocak var! Ayrım; bu!

Mimari oluşum, çevrenin kültürünü, yaşam biçimini, öncelikleri yansıtıyor! Ve özellikle elden geçip, onarılanlar; ‘şık’ duruyor!

Bir mübadele köyü Şirince. Giden ‘Rum’ların haklarını teslim edelim. Güzel bir köy bırakmışlar arkalarında.

Lozan anlaşmasının bir eki olan ’30 Ekim 1923’e tarihli’ protokol ile, Türk ve Rum ahalinin yer değişimine karar verilmiş!

Köyün o zaman ki adı; ‘Kırkınca’… Giden Rum’ların yerine, Selanik ve Kavala’dan Türk’ler getirilip yerleştirilmiş! Söylentilere göre, gelen Türk’ler, köyün adını ‘Çirkince’ olarak değiştirmiş! İsminden dolayı; kimse gelmesin diye; deniyor! Rahatsız edilmek istememişler!

Efsane Vali Kazım Dirik; bir gün buraya geliyor. Çok beğeniyor köyü. Ama ismini duyunca, şaşırıyor! Bundan böyle, buranın adı; ‘Şirince’ olsun diyor. Ve köy, hak ettiği ismi alıyor!

Alternatif tatil meraklıları, trekking tutkunları, ya da kırsal gezi sevenlerin vazgeçilmezi; Şirince! Yıllar içinde bilinirliliği tabi çok arttı!

Bunun yanında, sakin sessiz birkaç gün geçirmek, kendini dinlemek, yerel lezzetler tatmak, gelenekseli tanımak adına da; Şirince iyi gelecektir!

Tarihsel evlerin yanında, şık kiliseler de, köye değer katan etkenlerden. Yıllar öncesini yaşatıyor, ziyaretçilere.

Geçmişte harap haldeydiler. Hüzünle bakıyorduk! Neyse ki son yıllarda tadilat gördüler!

İlkin ‘St. Demetrius’dan söz edelim. 2012’ye dek harap haldeydi. O yıllarda bile birkaç  ‘klib’in burada çekildiğini hatırlarım! 2016’dan itibaren restore ve ziyarete açılış! Aslında daha pek çok eksiği var; bence! 19.Y.Y.’a tarihli, inşada, yerel halkın çabası var! Mübadele sonrası bir süre boş kalan yapı, camiye de çevrilmek istenmiş. Mermer taban taşlarının, Selçuk’taki ‘İsa Bey Cami’ ve ‘St. Jean Bazilikası’ndan getirildiği söyleniyor! Yerel Rum sanatçıların yaptığı, 12 havari ve benzeri tasvirler enteresan!

‘John Baptist’ Kilisesi de ilginç! Daha doğrusu, ondan arta kalanlar! Şu an bir galeri olarak hizmet veriyor. Hemen yanında şık bir mahzende, şarap tadımları yapılıyor. 1805’e tarihli kilisenin altında, başka bir kalıntı varmış! 1832’de ciddi bir onarım gözüküyor. Üç nef’li dikdörtgen planlı yapının hemen önünde, küçük bir havuz var! Buraya tekrar gelmek isteyenlerin bahşişleri ile dolu; klasik!

Şirince’nin en eski okul binası da dikkate değer. Şu an restaurant olarak hizmet veren yapı; ‘neo-klasik’ mimari örneği. Ve mini bir müze; içinde! Cumhuriyet dönemi eğitime ilişkin objeleri görmek olası!

Bunların dışında, performans sanatları araştırmalarının yapıldığı, gösterilerin yer aldığı ‘Tiyatro Medresesi’ ve üstat ‘Aziz Nesin’e ithafen ‘Nesin Matematik Köyü’, Şirince’nin sıra dışı özelliklerinden!

Kısaca, Şirince; iyi zaman geçirilecek bir yer! İster günü birlik, ister birkaç günlük!